Dönemin İtalyan mimarı, mühendisi, matematikçisi, anatomisti, müzisyeni, heykeltıraşı ve ressamı Leonardo Da Vinci.
Genç bir noter olan babası ve bir çiftçi kızının evlilik dışı çocuğu olarak 1452’de İtalya’da dünyaya gelmiş. Leonardo’nun annesinin, Ortadoğu kökenli bir köle olduğu düşünülüyor. Dört yaşına kadar annesiyle yaşamış, daha sonra babası ve üvey annesinin evine taşınmış. Doğayı ve özellikle hayvanları çok dikkatle incelermiş. Maalesef evlilik dışı doğan bir çoçuk olduğu için amcası dışında çevresinden çok sevgi görmezmiş.14 yaşında Da Vinci’nin büyükanne ve büyükbabası vefat etmiş. Bunun üzerine babası ile birlikte 1466’da Floransa’ya gitmiş. Evlilik dışı çocukların üniversiteye gitmesi yasak olduğundan üniversite öğrenimi görememiş.
Ünlü ressam ve heykeltıraşı Andrea del Verrocchio yanında çırak olarak çalışmaya başlamış. Burada, Michelangelo’nun hocası Ghirlandaio ve Botticelli gibi ünlü ressamlarla tanışmış.
1482’de Floransa’yı terkederek Milano Dükü için çalışmaya başlamış. Dükün kendisini işe alması için gönderdiği mektubu o zamanların en gelişmiş iş başvurusu olduğu düşünülür. Mektupta, köprüler, silahlar, gemiler ve heykeller yapabileceğini anlatıyormuş. Milano 1499’da Fransızlar tarafından alınıncaya kadar 17 yıl boyunca Milano Dükü için çalışmış.
Çok fazla şeyle ilgilendiği için çoğu işini tamamen bitiremezmiş. 1490 yılından itibaren çalışmalarını deftere kaydetmeye başlamış. Papa IV Sixtus, Roma’daki Sistine Şapelini dekore etmek için bir sürü sanatçı davet ederken Da Vinci’yi çağırmamış. Yeteneği takdir toplarken yaptığı işleri bitirememesi muhtemelen kötü bir şöhret oluşturmuş Da Vinci için.
15 tablosunun sadece 7 tanesini tamamladığı düşünülmektedir. Yazıları kolay okunamasın diye şifreli bir şekilde, sağdan başlayarak ve tersten yazarmış. 1504’te babasının ölümü üzerine Floransa’ya dönmüş. Fakat babasından hiç miraz kalmamıs. Amcası tüm varlığını ona bırakmış.
1506 yılında bir Lombardiya aristokratının 15 yaşındaki oğlu Francesco Melzi onun en iyi öğrencisi ve en yakını olmuş. 1490’da 10 yaşında iken korumasına aldığı ve Salai’da 30 yıl boyunca onunla beraber yaşamış. Bu ilişkilerinden dolayı eşcinsel olduğu söylentileri çıkmış.
1513 – 1516 arasında Roma’da yaşamış. Papa, kadavralar üzerinde çalışmasını yasaklamış. 1516 yılında Fransa kralı için çalışmaya başlamış.
Sağ kolunun felç olması nedeni ile dah açok bilimsel çalışmalarına ağırlık vermiş. Melzi çalışmalarında ona yardımcı oluyormuş.
Leonardo 2 Mayıs 1519’da 67 yaşında hayata veda etmiş. Mirasının büyük kısmını Melzi’ye bırakmış. En ünlü eseri Mona Lisa’yı 1503-1506 yılları arasında yapmaya başlamış bir süre ara verdikten sonra 1517’de tamamlamış.
77 x 53 cm ebatlarındaki eser İtalyan soylu bir hanımefendiye ait. Lisa, o tarihlerde ikinci oğlunu dünyaya getirdiği için eşi tarafından doğum hediyesi olarak yaptırıldığı düşünülmekte resmin. Kimilerine göre Da Vinci kendini model olarak kullanmış ve aynaya bakarak yapmış. Resim kavak ağacından bir panel üzerine yapılmış. Da Vinci sfumato tekniği ile yapmış resmi. Resimde ton geçişlerinde net bir çizgi bulunmamakta. Kızıl ve mor ötesi ışıklarla incelemeler yapılmış resimde.İncelemeler sonucunda Mona Lisa’nın elinde battaniye tuttuğu, sol elin iki parmağının sonradan yapıldığını keşfetmişler. Mona Lisa’nın yüzüne dikkatle baktığımız zaman kaş ve kirpiklerinin olmadığı görülür.Bazı tarihçiler zamanla silinmiş olacağını düşünüyor. Mona Lisa, Paris Louvre müzesinde sergilenmekte. 6 milyon kişi her yıl eseri görmeye gelmekte. Tablonun ünü 1911’de çalınmasıyla artmış aslında.Müzenin eski çalışanı tabloyu çalmış ve iki yıl boyunca saklamış. Yakalandıktan sonra savunmasında tabloyu Napolyo’nun çaldığını düşündüğü için çaldığını söylemiş. 1913 yılında Louvre’da tekrar sergilenmeye başlamış. O zamana kadar Louvre’daki diğer eserler kadar bilinirken çalındıktan sonra insanlar görmek için müzeye akın etmiş. Yıllar içinde birçok saldırıya mağruz kalmış Mona Lisa. 1956’da asit ve taş fırlatılmış. Artan saldırılar sonucunda kurşun geçimez bir cam ile korunamaya başlamış. National Georaphic’in hazırladığıMona Lisa’nın gizemleri belgeselini mutlaka seyredin.
Da Vinci’nin bir diğer ünlü eseri Milano’da Santa Maria Dele Grazie’nin duvarına yapılan “Son Akşam Yemeği”. Fresk 4.5 metreye 8.8 metre ölçülerinde.
Hıristiyanların inanışına göre Hz. İsa’nın Romalı askerlerce tutuklanmasından bir gün önce havarileriyle yediği son akşam yemeğini tasvir eden resim günümüzde epey yıpranmış. Da Vinci’nin kullandığı teknik nedeni ile Da Vinci yaşarken bile resim yıpranmaya başlamış. Resimde Hz. İsa, Romalılardan altın alarak kendisini ele verecek olan kişiyi de söylüyor ve “İçinizden biri bana ihanet edecek” diyordu. Da Vinci de işte tam o anı resmetmiş. Leonardo, “Son Akşam Yemeği” ile gelenekleri yıkan bir başyapıt üretmiş. Her ne kadar Leonardo’nun yavaşlığı, baş rahibi sabrını tüketmişsede sonunda freski tamamlamış. Leonardo’nun bu yavaşlığı, herkesçe bilinen yeteneklerini ortaya dökme tarzındandır. Onlara göre Leonardo, uygun yüz hatlarını bulup bunları kafasına yerleştirinceye dek, Milano sokaklarını arşınlayıp durmuş.
Bir gün baş rahip, Ludovico’ya şöyle demiş:
“Bitmeyen yalnızca Yahuda’nın başı. Bir yılı aşan bir süredir Leonardo resme dokunmadığı gibi, görmeye bile bir kez geldi.”
Khan akademi tarafından hazırlanan kısa belgesele mutlak göz gezdirin.
Da Vinci’nin gizli bir şekilde yaptığı anatomi çalışmaları resimleri kadar önemlidir. Bir ressam olarak insan ve hayvan anatomisine olan ilgi ve merakı o dönem için oldukça iddialı ve tehlikelidir.
Papa bu tarz çalışmaları hiç tasvip etmediği için genelde geceleri çalışmak durumunda kalırmış.
Kalbi tüm detaylarıyla çizdiği eskizler, anne karnında ki fetus çizimi sonraki dönemlerde bilim adamları için çok faydalı olmuş.
Kafatası çizimleri, insan vücudunun oranlarını ifade ettiği meşhur Vitrivius adamı, gibi çizimleri onun çalışmalarının ne derece kapsamlı olduğunu göstermektedir.